Ketojenik Diyet 

Ketojenik diyet, son yıllarda popülerlik kazanan bir beslenme tarzıdır ve yüksek yağ, düşük karbonhidrat ve yeterli protein içeriğine dayanır. İlk olarak 1921’de epilepsi tedavisi için kullanılmaya başlanan bu diyet, metabolizmanın glikoz yerine yağları kullanması prensibine dayanır. Karbonhidratlar sınırlı olduğunda, vücut glikoz yerine yağlardan keton cisimcikleri üretir ve bu ketonlar beyne alternatif bir enerji kaynağı sağlar.

Ketojenik diyetler, özellikle 1970’lerden beri ağırlık kaybı tedavisinde popülerlik kazanmıştır, özellikle de Atkins diyeti olarak bilinir. Bu diyetlerin ağırlık kaybı üzerindeki etkileri üzerine birçok hipotez bulunmaktadır. Bunlar arasında proteinlerin doygunluk etkisinin artması, iştahı düzenleyen hormonların etkisi, keton cisimciklerinin iştah bastırıcı etkisi ve yağ oksidasyonunun artması gibi mekanizmalar sayılabilir.

Ancak, ketojenik diyetlerin uzun vadeli etkileri ve güvenliği hakkında daha fazla araştırma yapılması gerekmektedir. Kısa vadeli yan etkiler arasında yorgunluk, baş ağrısı, baş dönmesi, uyku problemleri ve sindirim sorunları bulunurken, uzun vadeli yan etkiler arasında dislipidemi, artmış trigliserit seviyeleri, hepatik steatoz, vitamin ve mineral eksiklikleri gibi durumlar görülebilir. 

Scroll to Top